Avrupa'da Devlet Kapısının Da Garantisi Yok

Avrupa'da refah devleti modelinin yok olması endişeyle karşılanıyor.
12 yıl önce satın alma uzmanı olarak çalışmaya karar veren 34 yaşındaki Gema Díaz, maaşının düşük olacağını biliyordu. A ncak düzenli maaş, belirli aralıklarda zamlar, makul çalışma saatleri, altı hafta yıllık izin, iyi bir emeklilik maaşı ve sağlık sigortası ve lojman gibi sosyal haklar alacaktı. Ama şimdi İspanya bir dizi kemer sıkma önlemi alınca, Diaz'ın hayata dair hesapları tutmadı. Maaşında kesintiye gidildi. Emekliliği eskisi gibi güvende görünmüyor. Ağustos'ta doğacak olan ikinci çocuğu için kreşe ödeyeceği para bile artacak. "Artık kimse devletten yardım almakla ilgili bir hayale kapılmasın. Biz sürekli bunu konuşuyoruz. Arkadaşlarımızla konuşuyoruz. Ailemizle konuşuyoruz. En kötüsü de korku" diyor Diaz. Onun başına gelenler Avrupa'nın her yerinde karşımıza çıkıyor. Bu nedenle havaalanlarını ulaşıma kapatan, otoyolları bloke eden ve hatta Yunanistan'da ölümle sonuçlanan protestolar ve grevler yapılıyor. Milyonlarca Avrupalı için düşük maaşlar ve yüksek vergiler, beşikten-mezara kadar vatandaşları koruyan sosyal güvenlik sistemi için katlanılan bir gerçekti. Büyüme yıllarında bu sosyal güvenlik sistemi daha da çekici bir hal alıyordu. Şimdi Avrupalı hükümetler, en azından şimdilik, sosyal hakları geri çekmek dışında fazla şansları olmadığını söylüyor. Vergi gelirleri düşüyor, nüfus yaşlanıyor ve tüm kıtada artan bütçe açıkları, euronun geleceğini tehdit ediyor. İrlanda, İspanya, İtalya, Yunanistan ve Portekiz'de bütçe kesintileri ve vergi artırımları açıklandı. Kısa bir süre öncesine kadar krizden etkilenmemiş gibi görünen Fransa bile yasal emeklilik yaşını 60'ten 62'ye çıkarmayı düşünüyor. İspanya'da reformlar özellikle zor bir döneme denk geldi. Yüzde 20 işsizlik oranıyla, İspanya euro bölgesinin en kötüsü. Genç nüfus için bu oran yüzde 40'a çıkıyor. Kesintiler bazı ailelerin tek bir emekli maaşıyla yaşar duruma geldiği ülkeyi kötü bir şekilde vurdu. Sosyalist hükümetin popülaritesi her yeni öneriyle beraber azalıyor. Son anketlerden birinde, nüfusun yüzde 50'sinin Başbakan José Luis Rodríguez Zapatero'dan erken seçim istediği ortaya çıktı. Anketlere göre böyle bir seçimde, Zapatero rakibinden yüzde 10 daha az oy alacak. Ekonomi Politikası ve Uluslararası İlişkiler kurumunun Genel Sekreteri Ángel Torres Torres, "Zor dönemlerden geçiyoruz. Değer verdiğimiz bir modelimiz var. Uygar bir toplumuz. Vergi ödüyoruz. Muhtaç insanlarımıza sahip çıkıyoruz. Ama asıl soru, bunun sürdürülebilir olup olmadığı" diyor. Kamu çalışanların maaşlarının azaltması, emeklilik maaşlarının dondurulması ve 3 bin 400 dolarlık bebek ikramiyesinin kaldırılmasını içeren kemer sıkma önlemleri, Díaz ve 34 yaşındaki eşi Robert García'yı son derece tedirgin etmiş durumda. Çift sadece iki yıl önce, devlet destekli çocuk bakımı ve belediye çalışanlarına verilen faizsiz konut kredisi gibi haklara sahip olan konforlu bir orta sınıf yaşamına giden yolda tüm seçimleri doğru yaptıklarını düşünüyordu. Büyük bir düz ekran televizyon almaya ve Rusya ve Çin'e seyahat etmeye maddi durumları elvermişti. Mutfak ve banyonun fayanslarını yenilemişlerdi. İlk çocukları Anders 22 ay önce dünyaya geldiğinde, daha büyük bir araba almak için bebek ikramiyesini kullandılar. Diaz şimdi, "Keşke tüm aldıklarını geri verebilsem" diyor. Şimdiden 2 bin dolar olan maaşında yüzde 5'lik bir kesinti olacağını düşünüyor. Artık gece dışarı çıkmak yok. Kapalı otoparkı da unutmak zorundalar. Daha da kötüsü, geçtiğimiz seneyi işsiz geçiren ve şimdi de bir şantiyede şoför olarak çalışan García'nın işini tekrar kaybedebilecek olması. Ayda bin 200 dolar maaş aldığı su dağıtım projesi hükümetin tasarruf yapmak için ertelemek istediği kamu programının listesinde yer alıyor. Garcia hiddetleniyor. İlk kemer sıkma önleminin açıklandığı gün, Madrid belediye başkanı ve onun imardan sorumlu yardımcısını televizyonda Almanya'da bir spor müsabakasını seyrederken görmüş. "Paramız yoksa orada ne işleri var?" diye soruyor. "Sosyal haklarda neden kesinti yapıldığını anlamıyorum. Kraliyet Ailesi'ne bir bakın. Buna değer mi? Niçin bu yükü biz taşıyoruz? Ayrıca, kamu hizmetlerinde kesinti yapılabilecek makam araçları, resmi seyahatler gibi başka birçok alan var" diyor. Maaşlarındaki kesintilerin emeklilik ve sağlık sigortasına gittiğini düşünen García-Díaz çiftinin neredeyse hiçbir birikimi yok. Sıkıntılı dönemlerde emekli ebeveynlerinden yardım almayı bekliyorlardı. Ancak onların emeklilik maaşları da kesiliyor. Diaz'ın 62 yaşındaki annesi Marisol Alcala, şehir sakinlerinin yiyecek yemek bulamadığı Franco dönemini hatırlayarak endişeye kapılıyor. "Şu anda olanlar, ben küçük bir kızken olanlar kadar korkutucu" diyor.

0 comments:

Post a Comment